İngilizcenizi geliştirmenin temel koşullarından biri de kelime hazinesini artırmaktır. Muhtemelen siz de bir dil öğrencisi olarak yeni kelimeler öğrenmeye çalışıyorsunuz. Her gün yeni ve uzun kelime listeleri yazıyor ya da elinizden bırakmadığınız kartlarla ezber yapmaya çalışıyorsunuz. Ancak konuşurken ya da yazarken -nedense- hiçbir yeni kelime aklınıza gelmiyor. Bu nedenle zaten bildiğiniz ve defalarca kullandığınız eski kelimelerinizle yetinmek zorunda kalıyorsunuz. Asla üzülmeyin! Yeni kelimeleri hatırlamak ve cümle içinde kullanmak dil öğrenenler için ciddi bir meydan okumadır. Yani, başarabilirsiniz! Şimdi, yeni kelimeleri aklınızda nasıl tutabileceğiniz konusunda bazı ipuçlarına birlikte göz atalım.
Rastgele kelime listeleri yapmayın
Elinize bir kalem ve defter alıp, rastgele yeni kelime listeleri yapmak ya da indeks kartları hazırlamak, daha sonra bu kelimeleri hatırlamak ve kullanmak için pek efektif bir yöntem değildir. Elbette, kelime listeleri ve indeks kartları, tekrar dönüp bakmak için harikadır -ancak siz zaten o kelimeleri biliyorsunuz-.
Aslında yapmanız gereken yeni bir kelimeyi öğrenmek için aklınıza gelmesini sağlayacak bazı şeylerle bağlantı kurmaya çalışmaktır. Yeni bir kelimeyi ilginç bir cümlede ya da sizin için ilgi çekici bir ifadede kullanırsanız büyük ihtimalle hiç unutmazsınız. Örneğin futbol hayranıysanız, cümle içerisinde “unstoppable” kelimesini hatırlamak için çok daha fazla şansınız var demektir, “’Messi is unstoppable” (Messi durdurulamaz!) gibi… Tek bir sözcüğü ya da genel bir cümleyi hatırlamak yerine, böyle bir ifade size daha çok yardımcı olacaktır. Bir örnek daha verelim: “Some people are unstoppable” (Bazı insanlar durdurulamaz…) gibi.
Kelime parçacıklarını öğrenin
Yeni İngilizce kelimeleri “parçalar halinde” (birkaç kelimeyi birleştiren küçük cümleler) ve “tipik diyaloglar” (kalıplar) şeklinde öğrendiğimizde kelimeleri çok daha iyi hatırlarız. Örneğin, ‘to come up with’ (gelmek) sözcüğünün fiilini ezberlemek yerine, kelimeyi, ‘to come up with an idea’ (bir fikir ortaya çıkarmak) ifadesinin bir parçası olarak ezberleyin. Böylece bu fiili en az bir cümlede nasıl kullanacağınızı bildiğinizden emin olabilirsiniz.
İç sesinizi kullanın
Öğrenme aslında bir iç süreçtir. Bir kelime öğrenmek için iç sesin dünyasına girmek gerekir. Şöyle ki; Bir kelimenin nasıl telaffuz edildiğini dinleyin. Sonra içinizden birkaç kez tekrar edin. Birkaç saniye sonra da aynı kelimeyi yüksek sesle söyleyin.
Sözcük veya deyimin neye benzediğini görselleştirin
Sözcüğün kâğıt üzerindeki ya da hayal gücünüzdeki anlamını çizmek, duyduğunuzda kelimenin anlamını hatırlamanıza yardımcı olacaktır. Bu metot deyimlerde oldukça işe yarar, ‘to keep one’s mouth shut’ (ağzını kapalı tutmak), yani bir şey konuşmamak gibi. (Kapalı bir ağız çizebilirsiniz.)
Hafıza geliştirme sistemi oluşturun
Sözcük ve anlam arasındaki bağlantıyı güçlendirecek eğlenceli bir ifade veya öykü oluşturmaya çalışın.
“career – car and beer”
“island – is land”
“to lose’ – I’ve lost an o” gibi.
Sözcüğün kökünü hatırlayın
Sözlüğe bakmadan önce kelimenin anlamını tahmin etmeye çalışın. Köküne, eklerine ve öneklerine bakın. Birkaç dili biliyorsanız, kökleri paylaşan yeni kelimeleri tanımaya başlarsınız. Kelimelerin kökenini araştırmak yeni kelimeleri daha iyi hatırlamanıza yardımcı olabilir. (Kelimelerin kökenleri konusunda etymonline.com size katkı sağlayabilir.)
Kelime oyunlarını deneyin
Yeni anlamları ve yeni kelimeleri keşfetmenize yardımcı olan oyunlar kelime dağarcınızı genişletmenin eğlenceli bir yoludur. (quizlet.com bu konuda oldukça iddialı bir sitedir.)
Ve yeni kelimeleri bir yere yazın!
Yeni bir sözcük yazmak (veya yeni kelimeyi kullanarak bir cümle yapmak) hem anlamını hem de yazım hatanızı hafızanızda düzeltmeye yardımcı olur. Sıklıkla okuyun ve yazın.
Have a good luck!