“Do you like eating chocolate?”
Eğer bu soruya cevabınız, “Yes, I do!” ise çikolatanın tarihini İngilizce okumak sizin için harika bir İngilizce pratik olacaktır. Ya da, İngilizce watching pratiği yapmak istiyorsanız yine çikolatalı bir filmi izleyebilirsiniz. Ünlü yazar Joanne Harris’in aynı isimli romanından uyarlanan 2000 yılı yapımı “Çikolata”, popüler oyuncuları bir araya getirmesinin yanı sıra, küçük bir kasabada çikolata dükkânını işleten genç bir kadın ve kızının hikâyesini anlatıyor. Bu durumda İngilizce reading pratiği için ilk kitabınız Joanne Harris’in “Chocolate” romanı olabilir. İkinci olarak ise Sophie & Michael Coe’nin birlikte kaleme aldıkları “The True History of Chocolate” ve Lesley Lokko’nun “Bitter Chocolate” isimli kitaplarını okuyabilirsiniz. Ve sırada çok daha eğlenceli iki kitap var: Laura Florand’ın “The Chocolate Kiss” ile tabii ki Roald Dahl’ın “Charlie and the Chocolate Factory” isimli çocuk kitapları…
Bu kitapları orijinal dilinde okumak bir yandan keyifli olduğu gibi İngilizcenize de büyük bir katkı sağlayacaktır. Bununla birlikte kitaplara başlamadan önce aşağıdaki yazıya göz atabilir ve kakaonun geçmişi hakkında bazı bilgiler edinebilirsiniz.
İlk kakao
İnsanlar kahve uzmanlarının düşündüklerinden çok daha uzun süre önce çikolata yapmak için kullanılan kakaonun tadına bakmışlardı. Kanada’daki British Columbia Üniversitesi’nin araştırmacıları kakao ağacının 5,300 yıl önce yetiştirilmeye ve tüketilmeye başladığını ortaya çıkardı. Araştırmacılar bu keşiflerini geçtiğimiz aylarda Nature Ecology & Evolution dergisinde yayımladılar.
İlk kakaonun Ekvador’un güneydoğu bölgesindeki dağlık alanda, eski bir köyde tüketildiği artık biliniyor. Bilim adamları Santa Ana-La Florida arkeolojik sahasındaki çok eski nesnelerin kalıntılarını incelediler. Köy, And Dağları’nda Mayo-Chinchipe kültürünün bir parçasıydı. Dönemin tören merkezlerinden biri olan köyde, kakao kullanımının birçok kanıtı yer alıyordu. Daha önceki araştırmalar kakaonun Güney Amerika kökenli olduğunu işaret ediyordu. Bilim adamları, sahada 5,300 ile 2,100 yıl önce kullanılan kakao kanıtlarını buldular. Bu yeni keşifler kakaonun ilk bilinen tarihinden 1,500 yıl önce evcilleştirildiğini gösteriyor.
“Chocolate in Mesoamerica” kitabının da yazarı ve New York, Lehman Koleji’nde profesör olan Cameron McNeil, Associated Press’e yaptığı açıklamada Santa Ana-La Florida’nın “günümüzde kakaoyu kullanıldığı bilinen kakaolu en erken alan” olduğunu söyledi. McNeil’e göre bu zaten yeni bir kaynak değildi.
British Columbia Üniversitesi araştırmacıları, kakao ağacından kaplar ve diğer nesnelerin kalıntılarında ve ağacın genetik malzemesinde çok küçük parçalar buldular. Ayrıca kakao ağacında bulunan ancak vahşi akrabalarında bulunmayan bir madde tespit ettiler. Bu madde insanların ağacı yiyecek için büyüttüğünü gösteriyordu.
Bir başka ilginç bilgi ise kakaonun binlerce yıl önce içecek yapmak için kullandığıdır. British Columbia Üniversitesi’nde arkeoloji profesörü olan Michael Blake, kakaonun bulunduğu nesnelerin, insanların bu maddeyi o dönemlerde nasıl kullandıklarına dair çok şey gösterdiğini söylüyor. Blake’e göre, ilk çağ insanları kakaodan zaten bir içecek üretip, içiyorlardı. Bununla birlikte günümüzde kakaoyu kullanarak yaptığımız pek çok şekil, Güney veya Orta Amerikalı ilk çağ hem cinslerimiz tarafından biliniyordu. Üstelik yukarı Amazon bölgesinde yer alan yerli topluluklar bugün hala özel içecekler yapmak için kakaoyu kullanıyorlar.
Arkeolojik kanıtlar kakaonun evcilleştirmesinin yaklaşık 4000 yıl önce Orta Amerika ve Meksika’ya taşındığını gösteriyor. Kakao kullanımının Güney ve Orta Amerika arasında nasıl yayıldığı ise açık değildir. Fakat İspanyol kâşifleri 1400’lerin sonlarında Orta Amerika’ya vardıklarında, insanlar sıcak ve soğuk çikolatalı içecekleri baharatlar yapmak için kullanıyorlardı.
İspanya, 1580’lerde kakao ithal etmeye ve diğer Avrupa ülkelerine yaymaya başladı. 1800’lü yıllarda Hollanda’da geliştirilen teknoloji kakaoyu katı bir çikolata ürününe dönüştürmeyi mümkün kıldı.
New York’ta Culinary Education Enstitüsü’nde çikolata yapım dersleri veren Michael Laiskonis, doğal kakaoya ilginin giderek artığını gözlemlediğini ve öğrencilerinin birçoğunun çikolatanın tarihini öğrenmek istediğini söylüyor. Laiskonis öğrencilerine, 1600’lü yıllardaki kakaolu içeceklerin Maya ve Aztek versiyonlarını ile Avrupa’daki etkilerine dair tarifler anlatıyor. Laiskonis’e göre çikolata “her zaman dönüşen, değişen bir şey!”